Wednesday, September 7, 2011

Uyku, Uzuntu ve Duduk

Doldu tasti icim bugunlerde...Hem de epey sebepsiz, epey gereksiz...Hic aklimda yokken girdi birileri aklima. Hep boyle olmustur zaten hayatim, Candan Ercetin sarkisi kivaminda: "Sevdim sevilmedim, seveni sevemedim, canimdan boyle bezdim, aaamaaan!"

Tek bi farkla; ben genelde severim, sevilmem, seveni de bi sure sonra beni seviyo diye yine severim. Sevgi doluyumdur huyum kurusun. Sonra asik oldum sanirim, hoslanma asamasindan bile gecemeden ve hatta "hoslanabilecegim insanlar" suzgecinden bile gecirmeden. Taaa kiii beni seven de beni sevmeyi birakip uzmeye baslayana kadar...

Uzulurum sonra bi sure, aramiyo, eskisi gibi ilgilenmiyo diye. "Acaba suna mi bozuldu?", "E tabi cok naza cektim, cok soguk davrandim zamaninda, kacti hevesi" seklinde baslayan dusunce prosesim "Kesin baskasi var", "E tabi beni naapsin bilmem kim varken", "E tabi kilo aldim bu siralar biraz", "Cok konusuyorum, cok zevzegim" seklinde kendime bok atmalarla devam eder gider. Taaa kiiii depresyona girene kadar ben...Ozguven yeniden yerle yeksan. O an diyemiyorum ki kendime (ya da ona) "Ulan ben sana mi kaldim hoduk? Sen ne saniyosun ki kendini? Aklimin bi kosesinden bi zaman gectin ya? Dunyanin en sansli insanisin aslinda ama sen bunun farkinda degilisin! Duduk! Hadi simdi ikile!"

Ben daha ziyade odama kapanip uyumakta, sosyal cevremden izole olmakta buluyorum careyi. Sonra uyumaktan sisip, basima agrilar girdiginde falan "Ben napiyorum ulan!" diyip geliyorum kendime.

Kucuklukten beri uykudur benim en iyi ilacim. Kucukken cok aglardim, ota boka herseye...Aglamaktan yorulunca da, vurur kafayi yatardim. Uyuyunca beni uzen o dunyayla arama bi set cekiyordum bi nevi...Uyaninca hersey cok daha guzel olacakmis gibi, hayata yeniden baslayacakmisim gibi, beni aglatan her neyse hic yasanmamis sayilacakmis gibi...

Bagrina yirtina aglamalarim degil, zamansiz yere uyumalarimdir anamin icini parcalayan. Kucukken cok belliydi neye agladigim. Mesela annem sacimi erkek gibi kestirirdi zorla. Hungur sakir aglardim, gozumun yasina bakmazdi. Kuaforden eve gelir, hemen yatardim. Uyandigimda bitiverirdi yanimda. Sarilir "Bi daha bu kadar kisa kestirmiycez soz!" derdi. Usulca sallardim amerikan trasli kivircik kafami.

Buyudum sonra, aglamayi biraktim. Ama uyku hala herseyin ilaci benim icin. Cok uzuldugumde, bir seyi dusunmekten cok yoruldugumda, uykuya veriyorum kendimi. Neye uzuldugum de belli olmuyor oyle kolay kolay. Ben bile anlamiyorum cogu zaman aslinda gercekten neye uzuldugumu. Annemin yaninda olursa bu durum, hemen anliyor tabi kadincagiz, uyaninca bitiveriyor tepemde;
"Noldu yavrum benim? Dogru soyle neyin var?"
"Yok annecim biseyim.
Benim ruh hastaligim genetik degil
Senin sucun yok,
Biraz kronik, cok denedim,
Asktan baska caresi yok..."

Su anki halimden bi arkadasima bahsettim. Dedim "dudugun biri hic yoktan girdi aklima, beni sevmesini sevdim. Bi anda kesti ilgilenmeyi, sudan cikmis baliga dondum." Dedi "Sevebilecegimiz birinin bizi sevmesini istiyoruz sadece, cok muhtaciz lan sevilmeye!"

"Hay agzini opiyim" dedim. Sevebilecegimiz kelimesinin altini cizdim ben de...Zira asktan bacaklarimi titretecek, hayallerimin prensini aramayi yillar once biraktim. Sevebilecegim bi insan olsun, beni cok sevsin, kafi! Soz veriyorum, bu sefer kiymet bilicem.

Insanin teninin baska bi insani cekmesi cok acaip bi durum degil mi?
Bu soruyla basbasa birakiyorum seni...Bi dusun bak, sen de cikamiycaksin icinden...


www.parmakuclarimtanimakistiyorseni.net

No comments:

Post a Comment